Eylül 2017
Laik Batı medeniyeti, kendi sömürge çıkarları için bilim üzerindeki en üstün otoritenin İslâm’ın vahyi olduğu gerçeğini İslâm nizamından/sisteminden çıkarmayı amaçladı. Bilginin laikleştirilmesi düşüncesi Müslümanların gizli düşmanı olarak işlev ...
Binlerce yıl önce Cündişapur, Bağdat, Kufe, Kurtuba, İskenderiye, Kahire, Şam ve İslâm coğrafyasının büyük şehirlerinde seçkin üniversiteler vardı. İslâm Devleti dışında yüksek eğitim sadece Konstantinapol, Kaifeng (Çin) ve Nalanda (Hindistan)’da vardı. O zaman ...
En genel tanımıyla eğitim; belirli bir hedefe odaklı çocukların, gençlerin çeşitli plan ve programlar dâhilinde yetiştirilip terbiye edilme süreci olarak tarif edilebilir. Dünyanın en gelişmiş ülkelerinde dahi diğer alanlarda olduğu gibi eğitimde de sorunlar bitmiş ...
İslâm; kuşatıcı bir düşünce, insanın sosyal, siyasi, ekonomik problemlerine çözüm içeren kapsamlı bir hayat nizamı. İnsanın yaratıcı ile ilişkisini tanzim eden itikat ve ibadet hükümlerinin yanında sosyal, siyasi, ekonomik vs. diğer insanlarla ilişkisini tanzim eden ...
Kâfirlerin İslâm beldelerindeki fikrî istilası sonucu İslâm ahlakı tahrip edildi. Yüzeysel bakıldığında sevecen görünen, fakat içerisinde ıstırap barındıran, gençliği yozlaştırmaktan, enerjisini fayda vermeyen işlere yönlendirip heder etmekten başka amacı olmayan ...
Maalesef biz İslâm’a sahip çıkamadığımız için gençlerimize de sahip çıkamadık! Kalplerimiz katılaştı, düşünemez, idrak edemez hâle geldik. Öyle olduk ki hayata gönderiliş gayesini, bakış açısını öğrenememiş/öğretilmemiş bir nesil yetiştirdik! İlk emri ...
Evladını kendine, ailesine ve topluma faydalı, önemli, saygıdeğer, bağımsız, hür ve her türlü sorunun üstesinden gelebilecek seçkin bir kişilik olarak yetiştirebilmek dünyanın her yerinde, her dinden, her toplumdan ebeveynin en önemli hedefidir. Bu hedef, Müslüman anne ...
Eğitim hususunda aydın düşünebilen her Müslüman ebeveyn bilir ki, eğitimde ailenin rolü aslında başlı başına algılama, düşünme, iletişim, geliştirme ve şahsiyet yetiştirme alanlarından oluşan eğitim müfredatının bir parçasıdır. Bu alanın bireylerin kendi maddi ...
Topluma doğruyu-yanlışı göstermede ve yine toplumu belirli bir doğrultuda kanalize etmede âlimlerin etkisi ve ağırlığı tartışılmaz bir gerçektir. Belki de yaşadığımız şu günlerde toplum olarak iyiden iyiye hissettiğimiz gerçek muttaki âlimlerin yokluğudur. Başka ...
18. yüzyıla kadar mesleki eğitim olması gerektiği gibi iş yerinde, işbaşında yaparak yaşayarak alınırdı. İslâm toplumunda da durum aynıydı. Ahilik teşkilatı vb. günümüzün deyimiyle sivil toplum teşkilatları meslek ve sanata hazırlama ve meslek ve sanat edindirme ...
Allah Subhanehû ve Teâlâ gerçekten de İslâm'da eğitim sürecinden doğacak kaliteyi tanımlamış, fertlerin ulul elbab olabilmesini ve hayırlı ümmet olacak nesiller oluşmasını temin etmiştir. Böylece bu nesil, ümmeti gelecekte muhteşem, güçlü ve öncü bir ümmete ve ...
“العلم” (İlim) lügatte bir şeyin hakikatini idrak etme, bilme, marifet, yakin anlamlarına gelir. Aynı zamanda cehaletin zıttı da denmiştir. İlmin tarifi ve mahiyeti hakkında birçok şey söylenmiştir. Cürcani, gerçeğe ve vakıaya uygun düşen, inanç, bilgi ve kanaat ...