“Gerçek ve kalıcı bir çözüm için; Büyük Gazze Konferansı”
Bu başlığı sosyal medyadan, Ankara’nın dört bir
yanına asılan afiş ve brandalardan, dağıtılan broşürlerden gören bazı
kardeşlerimiz, dudak bükerek “Gazze, konferans yapmakla mı
kurtulacak?” demiştir. Samimiyetlerinden şüphe etmediğimiz bu kardeşlerimiz
elbette haklılar. Gazze ne konferans, yürüyüş, basın açıklaması yapmakla
ne boykotla ne amelden soyutlanmış dua ile ne de diplomasi ile kurtulur.
Üstelik bunu ilk söyleyen de biziz.
• Peki, neden böyle bir konferans?
7 Ekim saldırılarının hiç yapılmadığını düşünün… Gazze,
kendi halinde yaşam mücadelesi veren bir beldemiz. Gazze’de yaşamak zor
olmasına rağmen üstünüze bomba yağmıyor, ambargo var ama açlıktan ölmüyorsunuz.
Kısacası Gazze’nin normal günlerini yaşadığını düşünün. Oysa Yahudi
varlığının işgali devam ediyor. Aksa işgal altında, mübarek belde
işgal altında. Bu, sizce bir sorun teşkil etmiyor mu?
Hadi, bir adım daha ileri gidelim. İşgalin hiç
yaşanmadığını varsayalım ya da “İsrail” bir şekilde yok edildi, diyelim.
İslâm ümmetinin sorunları bitecek mi? Doğu Türkistan’daki Çin işgal ve zulmü… Mesela; Allah’ın etrafını
bereketli kıldığı, Müslümanların kıblesi, mübarek beldelerimiz ABD’nin
kuklası bir krallık tarafından yönetiliyor. Rasulullah’ın, ehli beytinin,
güzide sahabelerin kabirleri başında festivaller, konserler düzenlenmesi sizce
sorun değil mi?
İslâm ümmetinin başında, sömürgecilerin
kuklası diktatör rejimler olması, halkların ağır baskılarda kalması sizce sorun
değil mi? İslâm ümmetinin servetleri çalınırken, gasp edilirken, bir
avuç azınlığa peşkeş çekilirken ümmetin çok büyük bir kısmının sefalet içinde
yaşaması bir sorun değil mi?
Diyelim ki; dünya değişti ve bu sorunların
hiçbiri kalmadı. Dünya, İslâm ümmeti için adeta bir cennet; zorba
yönetimler yok, ekonomik sıkıntılar yok, işgaller yok vb… Allah’ın
şeriatının kamilen tatbik edilmemesi, şer’i hükümlerin uygulanmaması, İslâm’ın
devlet eliyle insanlığa taşınmaması, insanlığın İslâm’dan mahrum
bırakılması, başlı başına bir sorun değil mi?
Velhasıl; Gazze, büyük resmin kana
bulanmış bir parçası. İslâm ümmetinin saydığımız ve sayamadığımız birçok
sorunu var ve bu sorunlar ancak Kur’an ve Sünnete sarılarak çözülecektir. Nitekim Rasulullah SallAllahu Aleyhi
ve Sellem şöyle buyurmuştur:
[الإمام جُنَّة يُقاتَلُ من وَرائِه ويُتَّقى به] “İmam, bir kalkandır. Onunla korunulur onun
arkasında savaşılır.”[1]
Öyleyse İslâm ümmetini tüm kötülüklerden, zulümlerden ve sapkınlıktan koruyacak bir kalkana ihtiyacımız var. Bu kalkan başında halifenin bulunduğu Râşidî Hilâfet Devletidir. Büyük Gazze Konferansının amacı, işte tam da budur. İslâm ümmetinin karşılaştığı tüm sorunlara şer’i hükümlerden çıkartılmış çözümü göstermektir. İlerleyen bölümlerde, bu amacın gerçekleştiğini örneklerle sizinle paylaşacağım, inşAllah.